KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Kıbrıs Türk halkının haklarının işgal edilmeye çalışıldığı bir dönemde bulunduklarını belirterek, “Kimsenin şüphesi olmasın ki Kıbrıs’ta bulunan serhat boyu bekçileri ve garantör Türkiye, Akdeniz’de böyle bir ‘oldu bittiye boyun eğmez, cevabını mutlaka verir.” dedi.
Dünya Enerji Stratejisi Kongresi ve Fuarı’nda konuşan Taçoy, yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler ışığında enerji sektörünün de dinamik ve hızlı gelişmeler gösterdiğini söyledi.
Taçoy, dünyanın daha verimli ve daha az yakıtla, daha az hava kirliliği yaratacak, çevre dostu, temiz ve ayrıca ucuz enerji arayış ve planlamaları içinde olduğunu kaydederek, şunları söyledi:
“Dünya enerji karışımında, yenilenebilir enerji kaynaklarının önemli bir gelişim göstermesi beklenmektedir. Bunun yanında, tüm dünyadaki gelişmeler de değerlendirildiği zaman doğal gaz ile yapılacak üretimlerin bölgemize daha fazla fayda getireceği anlaşılmaktadır. Bu çerçevede, Türkiye ve KKTC’nin ortaklaşa gerçekleştirmekte olduğu ve ülkemizin münhasır ekonomik bölgesi içerisinde yer alan doğal gaz arama çalışmaları bizler için yüksek önem arz etmektedir.”
Hasan Taçoy, Akdeniz’deki sondaj çalışmalarına değinerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Kıbrıs Türk halkının doğal hakkı olan Akdeniz’deki zenginliklerin her iki ülkeye de kazanım sağlaması için 2011 yılında Recep Tayyip Erdoğan ve KKTC 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun imzaladığı devletler arasındaki antlaşma neticesinde anavatan Türkiye’nin yapmış olduğu araştırmanın gerçek anlamda ülkemize büyük faydalar sağlayacağı aşikârdır.
Anavatan Türkiye’nin çıkmış olduğu bu yolda Kıbrıs Türk halkının da haklarını savunacak şekilde yapmış oldukları sondajın hayırlara vesile olmasını diliyoruz. Türkiye’mizin filosuna yeni kattığı ve Akdeniz’de, mavi vatanda, sondaj çalışmalarına devam eden Yavuz ve Fatih gemilerinin yollarının açık olmasını diliyoruz. İnşallah en erken zamanda ulaşılacak sonuçlarla her iki halkın da yüksek yarar sağlayacağı bir noktaya gelebileceğine yürekten inanmaktayız.”
Tek dayanaklarının Türkiye olduğunu bildiklerini vurgulayan Taçoy, “Ayrıca Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis sismik araştırma gemilerimiz, mavi vatanda dosta güven, düşmana korku salan donanmamızın sağlamış olduğu destekle çalışmalarına devam etmektedir.” şeklinde konuştu.
Taçoy, Ertuğrul ve Osman Bey gemilerinin de filoya zenginlik katarak çalışmalarına başlamış olduğunu bilmenin kendilerine güç verdiğine işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
“Onun için bu birlikteliğin devamını talep etmekte, gelişen dünya üzerinde doğal gaza olan ihtiyacın devam ettiği bu dönemde, aktörlerden bir tanesi olma yönündeki politikalara devam edilmesini arzulamaktayız. Özellikle mavi vatana sahip çıkmanın garantörlük hakkının bir parçası olduğunu da hatırlatmakta fayda buluyorum.”
Ekonomi ve Enerji Bakanı Taçoy, Kıbrıs Türk halkının haklarının işgal edilmeye çalışıldığı bir dönemde bulunduklarına dikkati çekerek, “Kimsenin şüphesi olmasın ki Kıbrıs’ta bulunan serhat boyu bekçileri ve garantör Türkiye Akdeniz’de böyle bir ‘oldu bitti’ye boyun eğmez, cevabını mutlaka verir. Enerjide ise Akdeniz’deki Güney Kıbrıs ve Malta adalarında elektrik üretim ve dağıtımı ile ilgili dikkati çeken gelişmeler yaşanmıştır. Bahse konu gelişmeleri bizler de yakından takip etmekteyiz.” diye konuştu.
Dönmez: “Türkiye, Doğu Akdeniz’deki haklı davasından asla geri dönmeyecek”
Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Türkiye Doğu Akdeniz’deki haklı davasından asla geri dönmeyecek. Çünkü tarihi misyonumuz ve enerji stratejimizin temeli, milliliğe ve yerliliğe dayanıyor. Herkes bilsin ki Doğu Akdeniz tüm Türkiye’nin ortak meselesidir. Millet olarak dün buradaydık, bugün de buradayız ve yarın da burada olmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Dönmez, Dünya Enerji Stratejisi Kongresi ve Fuarı’nın açılışındaki konuşmasında, Türkiye’nin son dönemde yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi verdi.
Türkiye’nin ilk derin deniz sondaj gemileriyle ilk sondaj kuyularını kazdığını belirten Dönmez, çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini bildirdi.
Dönmez, başlanan çalışmaların, Türkiye’nin enerjideki stratejik aklının bir ürünü olarak değerlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Neler olacağını çok önceden tahmin ederek envanterimize kattığımız Barbaros Hayreddin Paşa, Oruç Reis gibi sismik araştırma gemilerimiz, Fatih ve Yavuz sondaj gemilerimiz Türkiye’nin Milli Enerji ve Maden Politikasının en somut örnekleri, Türkiye’nin kararlı duruşunun en net göstergesidir. Bu milli devlerimizi yok saymaya çalışanlar da var. Ve maalesef, Yavuz ve Fatih sondaj gemilerimiz Doğu Akdeniz’de çalıştıkça ve sonuca yaklaştıkça ‘başarısızlık’ için ellerini ovuşturanları görüyoruz. Tüm Türkiye bu konuda ittifak etmişken hala bu konuyu istismar etmek, yapılanları görmezden gelmek, bir art niyetin sonucudur.
Ayrıca bizden zannettiğimiz ama bizim sevindiğimize üzülen, üzüldüğümüze de sevinenleri hayretle izliyoruz.”
Dönmez, Türkiye’nin, KKTC’nin her daim yanında olunacağını, orada yaşayanların hak ve menfaatlerin korunmasını görev addettiklerini bildirdi.
Doğu Akdeniz’de, gerek Türkiye Cumhuriyeti’nin Türkiye Petrolleri’ne verdiği ruhsat alanlarında, gerekse KKTC’nin Türkiye Petrolleri’ne verdiği ruhsat alanlarında aramalara devam edileceğini belirten Dönmez, “Bu aramalar, bizim uluslararası hukuktan kaynaklanan haklı durumumuzun da ifadesidir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kıbrıs Türklerini yok sayan ve ‘Enerjide Enosis’ başlığıyla kurulan sözde ittifaklara da asla göz yummayacağız.” diye konuştu.
KKTC Enformasyon Dairesi