Rum Dışişleri Bakanı Nikos Christodoulides, Doğu Akdeniz’e ilgi gösterenlerin bütünsel bir yaklaşım içinde olmaları gerektiğini vurgulayarak, ABD ve AB’nin bölgedeki enerji beklentilerine olan bağımlılıklarına rağmen bütünsel bir yaklaşım ve strateji sergilemediklerini vurguladı.
Lefkoşa’da gerçekleştirilen 15. Economist Konferansı sırasında konuşan Christodoulides, Doğu Akdeniz’de enerji için ilgi olmasına rağmen, ekonomik veriler ve Suriye için ilgi olmadığını dile getirdi. Bölgemizde herhangi bir konunun izole edilemeyeceğini çünkü örneğin Libya’da yaşananların Doğu Akdeniz’deki enerji gelişmelerini etkilediğini, bölgedeki iklim değişikliğinin mülteciler, Körfez bölgesinde siyasi istikrarı veya bir Avrupa ülkesindeki seçimleri etkilediğini söyledi.
Christodoulides konuşmasında, Doğu Akdeniz’de geliştirilen işbirliklerinin güçlendirilmesinin ABD ve AB’nin yararına olduğuna işaret etti. Amerikan ve Avrupa devlerinin bölgede bulunmasının ya da enerji formunun kurulmasına desteklerinin ya da genel olarak bölgedeki enerji beklentilerini desteklemelerinin Avrupa’nın enerji güvenliğine katkıda bulunduğunu belirterek Brüksel ve Washington’un bölgede büyük enerji hedefleri olduğuna dikkat çekti.
Kıbrıs’ın AB üyesi olarak AB’nin bölgede daha özlü ve daha çok katılımının sağlanması yönünde sistematik bir şekilde çalıştığını belirten Christodoulides AB’nin bölgede rolünün daha da güçlendirilmesi için çalışacağını söyledi ve “tüm komşu ülkelerle mükemmel ilişkileri olan bir ülke olarak bu yönde katalizör bir rol oynama taahhüdünde bulunuyoruz” dedi.
“Eğer AB küresel stratejisi çerçevesinde hedeflerini başarmak istiyorsa, uluslararası hukukun sorgulandığı zor dönemlerde daha etkin bir rol oynaması gerekiyor” diyen Bakan, devletler arasında çeşitli alanlarda ortak bir zeminin bulunmasının işbirliği ve karşılıklı anlayış için katalizör olacağını vurguladı.
Enerji alanına da değinen Dışişleri Bakanı bunun, üçlü mekanizmalara yol açan diplomatik bir sürecin sonucunda bölge ülkelerini bir araya getiren bir işbirliği faktörü olduğunu ve hiçbir ülkenin bundan dışlanmadığını söyledi. Doğu Akdeniz’deki hidrokarbonların, İkinci Dünya Savaşı sonunda kömür ve çeliğin Avrupa kıtası içinde bölgesel işbirliğini başlatmak için bir gerekçe olarak yaptığı gibi ilkel bir biçimde çalıştığına vurgu yaptı.
“Amacımız, bu disiplinler arası işbirliğini kurmak ve uygun zamanda bunu, AGİT gibi çevresel bir güvenlik ve işbirliği örgütüne dönüştürmektir diyen Bakan, üçlü işbirliği sekretaryasının Kıbrıs’ta kurulmasının yeni işbirliği alanlarının önünü açacağını kaydetti.
ABD Büyükelçisi: Kıbrıs -ABD ilişkileri için iyi zaman
————————————————————————————–
ABD’nin Kıbrıs Büyükelçisi Judith Garber, Kıbrıs’ta Amerikan Büyükelçisi olmak için şimdi çok iyi bir zaman olduğunu, iki ülke arasındaki ilişkiler için yeni ufuklar açıldığını söyledi ve Kıbrıs ile ABD arasındaki savunma ve güvenlik konusundaki işbirliğinin ilk yıldönümü olduğuna atıfta bulundu.
ABD’nin Yunanistan ve Kıbrıs’ın bölge ülkeleriyle oluşturdukları üçlü işbirliklerine katılma fırsatına sahip olmasından dolayı saygı duyduğunu ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ve ABD Dışişleri müsteşarı Francis Fannon’un da İsrail ile Atina’da yapılan bu üçlü görüşmede hazır bulunduğunu hatırlattı.
Savunma Bakanı Savvas Aggelides, rekabetçi çıkarlar döneminde, bölge güvenliğinin inşasında ve farklılıklar arasında dengenin korunmasında Kıbrıs’ın önemli bir rolü olduğunu söyledi. AB’nin küresel stratejisinin uygulanmasının yakın bölgede istikrarın başarılı olmasını ve AB vatandaşlarının korunmasını hedefleyen Kıbrıs’tan geçtiğini söyledi.
Üçlü işbirlikleri konusuna da değinen Bakan bunların enerji şirketlerinin Akdeniz bölgesine yatırım yapmalarında kilit rol oynadığını vurguladı.
Savunma Bakanı, AB üyesi ülkelerin donanma gemilerinin aynı bölgede faaliyet göstermesi durumunda Birliğin koordineli bir donanma varlığı konusunda AB’de başlayan tartışmaya da değindi. Savunma Bakanı Doğu Akdeniz alanının neden bir ilgi bölgesi olduğunu ortaklara anlattığını söyledi. Bu durumun ürün vermesi durumunda, büyük bir dinamizm oluşacağını ve AB’nin kriz durumunda anında tepki vermesi olasılığını sağlayacağını vurguladı.
Kha